16 Eyl ZİYNET EŞYALARININ İADESİ DAVASINDA NİSPİ HARÇ
Ziynet istemine ilişkin dava boşanma davasının fer’isi değildir.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, ziynet alacağı ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Toplanan delillerden; davalı kadının eşine hakaret ettiği, evlendiğine pişman olduğunu söylediği; davacı kocanın da eşine fiziksel şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışlar sergilediği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davacı kocanın daha fazla kusurlu olduğu ve Türk Medeni Kanunu’nun 166/2.maddesindeki boşanma koşullarının da gerçekleştiğinin kabulü gerekir.
Türk Medeni Kanunu’nun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42, 43, 44, 49) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.
2- Davalı kadın 10.03.2008 tarihli dilekçesi ile ziynet eşyaları karşılığı 30.000 TL maddi tazminat talep etmiştir. Bu istek Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi kapsamında boşanmanın eki niteliğinde bir istek değildir. Davalı kadın tarafından harcı yatırılarak açılmış bağımsız bir dava veya karşılık dava bulunmadığı halde; bu istek hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verileceği yerde, kesin hüküm oluşturacak şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 27.12.2010 2009/19059 2010/21877
Ziynet talebi nispi harca tabidir.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Davacı-davalı kocanın daha önce 23.10.2007 tarihinde açmış olduğu boşanma davasından, 28.12.2007 tarihinde feragat ettiği anlaşılmaktadır. Feragattan sonra tarafların bir araya gelmedikleri tartışmasızdır. Bundan sonra davalı-davacı kadından kaynaklanan boşanmayı gerektirir maddi bir hadisenin varlığı kanıtlanamamıştır. Mahkemece bu yön nazara alınmadan davacı-davalı kocanın boşanma davasının reddi gerekirken, yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru bulunmamıştır.
2- Davalı-davacı kadının, birleşen tazminat ve ziynet eşyalarına ilişkin davası, nisbi harca tabidir. Bu husus dikkate alınmadan ve nisbi peşin harç eksiği tamamlattırılmadan yargılamaya devamla tazminatlar yönünden kesin hüküm oluşturacak şekilde karar verilmesi ve ziynetler yönünden de olumlu ya da olumsuz bir hüküm tesis edilmemesi doğru değildir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.12.2010 2009/20320 2010/21733
Ziynete ilişkin istemin tazminat isteminden ayrıştırılması gerekir.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Davalı-davacı kadın ziynet eşyaları ile mevcut ve beklenen menfaatlerinin boşanma yüzünden zedeleneceğinden bahisle 50.000,00 TL. maddi tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı-davacıdan bu isteğinin ne kadarının ziynet eşyaları ne kadarının Türk Medeni Kanunu’nun md. 174/1’e dayalı olduğu sorulup açıklattırılması, yatırılan başvurma harcının ziynet eşyası isteğini de kapsadığı düşünülerek ziynet eşyalarının nitelik ve değerleri sorulup belirlenerek peşin nisbi harcın tamamlattırılarak sonucu uyarınca karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3- Toplanan delillerden tarafların ortak çocukları 1999 doğumlu R.’nın baba yanında diğer çocuk 2005 doğumlu M.’in anne yanında kaldıkları anlaşılmaktadır. Velayet düzenlenirken analık-babalık duyguları yanında çocuğun bedeni ve fikri gelişmeleri de dikkate alınmalıdır. Mahkemece çocukların velayetleri konusunda 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesinde belirtilen uzman ya da uzmanlardan görüş alınarak, 1999 doğumlu R.’nın geldiği yaş itibariyle idrak çağında olduğu da göz önünde bulundurularak Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi’nin 3 ve 6.maddeleri uyarınca velayeti konusunda görüş ve tercihinin sorulması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre velayet konusunda karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyize konu diğer hususların 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 11.10.2010 10125/16594
Cevap dilekçesi ile açılan karşı davada başvurma harcının yatırılması gerekir.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, yoksulluk nafakası, eşya ve ziynet eşyaları ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Davalı kadın, cevap dilekçesinde çeyiz eşyaları ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde bedelinin verilmesini talep etmiştir. Bu istek boşanmanın eki olarak kabul edilemez. Davalı kadın tarafından başvurma harcı verilerek usulüne uygun açılmış bağımsız yahut karşı davası bulunmamaktadır. Sonradan nispi harç yatırılmış olması bu dilekçeyi karşılık dava haline getirmez. Bu istekler hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verileceği yerde kesin hüküm yaratacak şekilde ret hükmü verilmesi doğru olmamıştır.
Sonuç: Temyiz edilen kararın yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle eşyalar ve ziynetler yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 1. bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 17.03.2010 2009/3130 2010/5104
Dava dilekçesinde yer almayan istemin sonradan harçlandırılması bu istemi dava haline getirmez.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, yoksulluk nafakası, vekâlet ücreti, ziynet alacağı, düğün ve balayı masrafları yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Davacı-karşılık davalı kadının ziynet eşyalarına ilişkin tazminat talebi, Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesine dayalı değildir. Harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davası ya da karşı davası bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde yer almayan bu isteğin sonradan harçlandırılması bu isteğe dava niteliği kazandırmaz. Bu konuda karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilecek yerde, kesin hüküm oluşturacak şekilde ziynet eşyalarına ilişkin tazminat isteminin reddine şeklinde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3- Davalı-karşılık davacı koca, düğün ve balayı masrafları nedeniyle 5.500 TL. maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı-karşılık davacının bu isteği Borçlar Kanunundan kaynaklanmakta olup, görev genel mahkemeye aittir. Görev kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden göz önüne alınır. Bu istek yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken esası hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç: Temyize konu hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyize konu diğer hususların yukarıda 1. bentte gösterilen nedenle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 23.02.2010 2008/20584 2010/3249
Davalının cevap dilekçesinde belirttiği ziynetler için nispi harcın sonradan yatırılmış olması bu istemi dava haline getirmez.
Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar ve ziynetler yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: 1- Davalı kadının harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir karşı boşanma davası olmadığı halde, davalının boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi doğru değil ise de; bu yönden temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamamış yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.
2- Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince;
a- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b- Davalı kadının ziynetler konusunda harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir karşılık davası bulunmamaktadır. Davalının cevap dilekçesinde belirttiği ziynetler için nispi harcın sonradan yatırılmış olması bu istemi dava haline getirmez. Ziynetler konusunda bu konuda usulüne uygun dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b bendinde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 2/a bendinde gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 18.11.2009 2008/16263 2009/20122